İTO Başkanı Çağlar, TCMB'nin önümüzdeki haftaki toplantısında faizleri çok fazla yükseltmeyecek bir çözüm bulacağına inandıklarını dile getirdi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, Merkez Bankası'nın 23 Temmuz'da yapılacak Para Politikası Kurulu Toplantısı'nda (PPK) faizleri yeteri kadar artıracağına inandığını belirterek, "Merkez Bankası'nın faizleri çok yükseltmeyecek bir çözüm bulacağına inanıyoruz" dedi.
Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) yüksek sesle dillendirmeye başladığı "likiditenin dünyadan çekilmesi" anlamına gelen tahvil alımının azaltılması, gelişmekte olan piyasalardaki merkez bankalarını her zamankinden daha önemli hale getirdi.
Son yıllarda fiyat istikrarını koruma görevinde başarılı bir grafik çizen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı, doların 1,960 lira seviyesinin üzerine çıkmasının ardından 23 Temmuz'da gerçekleşecek PPK'da faiz artırımına gidileceğinin sinyalini vermişti.
İş dünyasının temsilcileri Merkez Bankası'nın PPK'da nasıl bir yol haritası çizeceğini AA muhabirine değerlendirdi.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı Çağlar, Merkez Bankası'nın faiz koridorunda üst bandı artırma sinyaline ilişkin, "Faiz koridorunun genişlemesi pratikte piyasadaki işlemlerin koridorun üst sınırına yakın gerçekleşmesine neden olacak. Dolayısıyla faiz oranlarının artmasına sebep olacağından, dövizdeki artış duracaktır. İkinci olarak faiz koridorunun genişlemesi spekülatif amaçlı kısa vadeli döviz al-satlarını caydıracak bir önlemdir.
Kurlar ekonominin makro dengeleriyle belirlenir. Bunun için kur seviyesinin yüksekliği veya düşüklüğü dönemseldir. Dolayısıyla kalıcı çözüm diye birşeyden bahsetmek doğru değildir.
İTO olarak, Merkez Bankası'nın dengeli bir politikayla kurları ve faizleri çok yükseltmeyecek bir çözüm bulacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası'nın kur değişiminde ve genel konjonktürdeki dalgalanmaları göz önüne alarak faiz koridorunda ölçülü bir biçimde ayarlamaya gitmesi gerektiğini belirten Çağlar, "Faiz koridorunun etkin kullanımı sırasında ne 50 baz puan gibi piyasaya yeterli mesaj vermeyecek adımlar atılmalı, ne de 300 baz puan gibi dengeleri bozacak yüksek artırımlar yapılmamalıdır. Kur seviyesi ve volatilitesinin yanı sıra büyüme, cari açık ve enflasyon hedeflerini de dengeye ulaştıracak ölçülü adımlar sergilenmelidir" ifadelerini kullandı.
Meral: "Merkez Bankası'nın şu ana kadar gerçekleşen para politikalarının isabetli olduğunu görüyoruz"
Türkiye İş Adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Yönetim Kurulu Başkanı Rızanur Meral ise, fiyat istikrarını sağlamakla görevli Merkez Bankası'nın elinde sınırlı enstrümanlar bulunduğunu belirterek, "Merkez Bankası'nın şu ana kadar gerçekleşen proaktif ve ölçülü para politikalarının isabetli olduğunu görüyoruz. Bu faiz artırımını da artık kaçınılmaz hale geldiği anda çok tercih edilmemesine rağmen anons etmek zorunda kaldılar. Ama baktığımızda bu anonsun faydalı olduğu görüldü" dedi.
İş dünyasında faiz artırımı için 100 baz puanlık bir artış beklentisinin hakim olduğunu dile getiren Meral, "Faiz artırımına ilişkin çok net bir tahmin yapmamakla beraber zannediyorum 100 baz puan artıracaklar. Bu da aslında ateşi düşürmek için yeterli olur diye düşünüyorum" diye konuştu.
Meral, dünya genelindeki faiz seviyeleri ve sermaye piyasalarının fiyat hareketlerinde Fed Başkanı Ben Bernanke'nin açıklamalarının merakla takip edildiğini anımsattı.
Kopuz: "Merkez Bankası rüşdünü daha önce ispat etmiştir, iş dünyası olarak Merkez Bankası'na güveniyoruz"
İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz da Merkez Bankası'nın son dönemdeki müdahalelerini olumlu karşıladıklarını belirterek, "Merkez Bankası gerekli müdahaleleri gerektiği zamanda yapabilecek bağımsızlığa ve bilgi birikimine sahip. Merkez Bankası rüşdünü daha önce ispat etmiştir, iş dünyası olarak Merkez Bankası'na güveniyoruz" değerlendirmesinde bulundu.