TİM Başkanı Büyükekşi, kurların seviyesinden memnun olmadıklarını dile getirdi
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, kurların seviyesinden memnun olmadıklarını, kurda öngörülebilirlik, istikrar ve rekabetçilik beklediklerini söyledi.
TİM'in dün akşam 2013 ihracat değerlendirmesi ve 2014 öngörülerine yönelik düzenlenen toplantıda konuşan Büyükekşi, son dönemde kurlarda görülen sert artışlara yönelik olarak, "Kurların seviyesinden çok da memnun değiliz" dedi ve ekledi:
"Kurlarda daha çok beklentimiz öngörülebilirlik ve rekabetçilik. Kurlarda öngörülebilirlik ve istikrarı yeniden tesis edecek politikaların geliştirilmesini talep ediyoruz."
Büyükekşi, TCMB'nin faiz artışı yapmamasını da desteklediklerini söyledi.
Merkez Bankası'nın iki yıl aradan sonra ilk defa döviz satarak piyasaya doğrudan yoğun müdahalelerine rağmen dolar/TL yeni tarihi zirve olan 2.3050, döviz sepeti ise 2.7265'e kadar yükseldi. Euro/TL ise yine tarihi zirve olan 3.15'e kadar yükseldi.
Büyükekşi, "2013 yılının tamamını son ay için açıklanacak TÜİK verileri haricinde, ihracatta toplamda 151.7 milyar dolarlık bir performansla kapattık. 2013 toplam ihracatı, 2012 yılı ile neredeyse aynı kaldı. 30 Ocak'ta açıklanacak TÜİK verileri dahil olunca, senelik ihracatımızın yaklaşık 152.2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesini öngörüyoruz" dedi.
Büyükekşi, "İhracatçı birliklerimizin 2014 yılı ihracat öngörüleri sadece mal ihracatında toplam 166.7 milyar dolar, bu hedef OVP toplam ihracat hedefini karşılıyor" diye konuştu.
2014 İHRACAT HEDEFİ 166,7 MİLYAR DOLAR
2014 hedeflerine de değinen TİM Başkanı, bu sene için 166,7 milyar dolar ihracat öngördüklerini bildirdi. Doların değerini 2,12 lira, Euro’nun değerini 2,80 lira, büyüme oranını yüzde 3 olarak tahmin ettiklerini duyurdu. Şu aşamada kurda dalgalanmanın çok olduğundan yakınan Mehmet Büyükekşi, “Biz, kurun bu seviyelerinden memnun değiliz. Talebimiz ekabetçi bir kur. Bu anlamda öngörülebilirliği, istikrarı artıracak adımlar atılmalı. Şu muhakkak FED kararı ve siyasi gerilim kur artışında önemli rol oynuyor. Hali ile bu dalgalanma ihracatçıya zarar veriyor.” ifadelerini kullandı. Büyükekşi, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) 2014 büyüme tahminlerini artırdığını, dünya için yüzde 3,1, ileri ülkeler için yüzde 2,2 olarak yenilediğini dile getirdi. Bu tahminlerin ihracatçının planlarına olumlu katkı yaptığına temas etti. Dünya için en önemli riskleri; FED’in likidite sınırlama kararı, İran odaklı gerilimler, Avrupa’da kimi ülkelerin artan borçları olarak saydı.
‘LİKİDİTE YÖNETİMİNE ÖNEM VERİN’ UYARISI
TİM Başkanı Büyükekşi, ihracatçı firmalara ise “Likidite daralmaları olabilir, bu nedenle likidite yönetimine nakit akışına önem verin. Emtia fiyatları gerileyeceğine de ihtimal veriliyor. Onun için firmalar stok yaparken ürün fiyatlamalarını temel almalı. Dışarıda fiyat baskısı devam edeceği için katma değerli ürün üretimine yönelin.” diye seslendi. Büyükekşi, 2002’de yana ihracat artışının yüzde 14 olduğunu ifade etti. 500 milyar dolar hedefini yakalama adına ihracat artışının yüzde 12 olmasını savundu. Birim ihracat fiyatını 1,47 dolardan 3 dolara getirmek gerektiğini de ekledi. Büyükekşi, toplantıda soruları da cevapladı. “Daha evvel Türkiye’nin yeni bir ekonomi anlayışına gerek duyduğunu dillendirdiniz, bunun açıklaması nedir?” sorusuna Büyükekşi, “Yeni ekonomik bakış ile anlamamız gereken ihracatın büyümeye olumlu katkı sunacağı sanayi üretimidir. Avrupa Birliği bunalımından pek yara almayan bir Almanya var, ortada. Almanya, en çok ihracat yapan en çok üretime odaklı ülke. Orada inovasyon, Ar-Ge en iyi seviyede. Yani Türkiye için de böyle bir anlayışa gerek var." karşılığını verdi. ‘2023 hedefinin yakalanamayacağı‘ iddiaları sorulan Büyükekşi, “2023 hedeflerinde sapma olmayacaktır. 500 milyar dolar hedefi için eylem planları var. Yani yapılacaklar belli, onda sapma olmaması gerekiyor. İhracatın milli gelirde payı şu an yüzde 19. 2023 hedefimiz yüzde 25. Yani bizim milli gelirde ihracatın payını artırmamız gerekiyor." dedi. TİM Başkanı, kur ile ilgili bir soruları da şöyle cevapladı: "Burada bizim rahatsızlığımız önümüzü görememek. Dolar 2,30 lira olarak devam etse ihracatçı maliyetini ondan yapacak, parasını tahsil edecek. Ama doların seçimin ardından 2 liraya inmeyeceğini kim garanti edebilir? Türkiye’de dalgalı kur uygulanıyor. Yani şu an ihracatçı maliyetini yaptı, her şeyini ona göre ayarladı. Bizim temennimiz kurun öngörülebilir ve istikrarlı olması. Bu nedenle Merkez Bankası’nın faiz artırımı yapmama kararını onaylıyoruz. Kurun ihracata etkileri 1-2 ay içinde belli olur. Burada uygun olan ithalatta fren yapmak olacaktır. Hiç ihracat yapmayan firmalar ‘ihracatı nasıl yaparım’a bakmalı. Bundan böyle ihracat önemli olacak. Artık ‘ ben ithalat yapar, Türkiye’de satarım’ anlayışı bırakılmalı, ‘nasıl ihracat yaparım’a bakılmalı."
